SON DAKİKA HABERİ: Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili soruşturma sürüyor. Cinayete ilişkin gözaltına alınan 22 şüpheli bu sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi. Şüphelilerin, sorgusu başladı.
Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili sır perdesi henüz aydınlatılamadı. 21 Ağustos günü kaybolan, arama çalışmalarının 19’uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin’in öldürülmesine ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor. Narin'in amcası 5 kez kimi aradı? Yeni tanıktan soruşturmanın seyrini değiştirecek ifade: "Öyle bir şey yok, yalan söylüyor"
Soruşturmada bu sabah yeni bir gelişme yaşandı. Gözaltındaki 22 şüpheli adliyeye sevk edildi. Adliyeye sevk edilen şüpheliler arasında Narin'in anne ve babası da bulunuyor. Şüphelilerin sorgusuna başlandı.
Soruşturma kapsamında 24 şüpheli gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınıp, sorgusunda itirafta bulunan Nevzat Bahtiyar hakkında tutuklama kararı verilmişti. Bahtiyar, Narin'in cansız bedenini muhtar Salim Güran'ın getirdiğini, 200 bin lira karşılığında küçük çocuğun cesedini dere yatağına gömdüğünü anlatmıştı. Jandarmada ifade veren köy imamı ise serbest bırakılmıştı.
Soruşturmaya ilişkin dün akşam saatlerinde açıklama yapan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 267 kişinin ifadesinin alındığını söyledi. Bakan Tunç, olayda kullanıldığı değerlendirilen araçlar üzerinde olay yerinden alınan örneklerle birlikte kimyasal inceleme raporu ile yine olay yerinden elde edilen swap, pet şişe, toprak, balçık, taş parçaları üzerinde Van Jandarma Kriminal Laboratuvarlarının inceleme sonuçlarının beklendiğini belirtti.
Ayrıntılı soruşturma sürerken gözaltına alınan şüphelilerden sıva ustası Nevzat Bahtiyar’ın ifadesi ortaya çıktı. Salim Güran’ın Narin’in cesedini saklaması için kendisine verdiğini anlatan Nevzat Bahtiyar ifadesinde, şunları anlattı: “Salim Güran, battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek, ‘Bunu yok edeceksin’ dedi. ‘İyi düşün, sana 200 bin lira veririm’ dedi. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp, çuvalın içerisine birlikte koyduk. Muhtar Salim Güran ile birlikte ayrılmadan önce göl diye tabir ettiğimiz Eğertutmaz Deresi’ni işaret etti ve ‘Oraya götür’ dedi. Ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Bu alana çuvalı bıraktım ki çuval birisi tarafından bulunur diye düşünerek üzerine bir taş koydum.”